Savunma Sanatları

Bir tek dil! Eğim var, düş
yara alanıyorum dudağımda uç
neye yarar bu
kimi yüceltir gözlerim artık
kapalı kirpik. Kirli ve hırlı
kendine piç bir yarayı doğur
yayına geç giren ok
etime sapma his etmiyorum senden sen de benden
vaz.

Geçen yazları azımsıyorum da
boynumda kara bir güneş havlaması
geçen yolları uzunsuyorum hırsız ve ücra bir rüyada
bir türlü yanmayan yeşil ışık
şimdi karşıya geçebilirsiniz
ama karşı sizinle muhatap olmayacaktır
bunu bil! Eğim var, kes.

Haz etmiyorum artık sen de benden
vaz. Geç karşıya ama karşının tutumunu
unutma.

Ben böyle yaylalara göğüs gererek
kasılmalarımı mı tetikledim kurşunsuz bir silahtan?
beyaz bayrak ve ücra, deniz yok
olmayışı kafama dank
olmayan denize diyorum ki benimle dalga geçme
olmayan denizin bana cevabı tuzlu ve ürk
yalanlar kil, er ya da geç kurur
bir sürü seçen! Eğim var, tut.

Bileklerimden kan fark etmiyorum
artık sen de benden geç.

Kaldın karşıda.

Ahmet Keskinkılıç